Her Pati Ailesinin Kabusu: Pisi Pisi Mevsimi
Yaklaşık 4 sene önce bir bayram günü Tarçın’ımızın kulağına (kimbilir kaç gün önce) kaçmış olan pisipisi otu, onu gözle görülür ve aşırı şekilde rahatsız eden bir noktaya gelmişti.
Bayram olduğu için Sercan Çelebi ile o veteriner senin, bu veteriner benim gezerken, tesadüf bir Google araması sayesinde Çanakkale Veteriner Kliniği ile tanışmıştık.
Sağolsun Veteriner Hekim Volkan Alkut bayram bayram telefona cevap vermişti. Sesimizdeki panikle karışık çaresizliğe dayanamayarak kliniğini açan Volkan bey, Tarçın’ın kulağındaki pisipisiyi minik bir operasyonla alarak herkesi çok sevindirmişti.
Fotoğrafta Tarçın’ımızı sakinleştiriciye direnirken görüyorsunuz… Arka ayağı ile “ben bayılmadım ki” mesajı vermeye çalışıyor.
İstanbul dışında evcil hayvanı ile uzun zaman geçirenler, sağlıkla ilgili bir durum olduğunda insanın yaşadığı çaresizliği çok iyi bilir… Gerçekten çok zor bir psikoloji. O günden beri Çanakkale Veteriner Kliniği sayesinde içimiz çok rahat.
Gerçek hayvanseverler için başka zor bir psikolojiden daha bahsetmek istiyorum çünkü şu sıralarda pisipisi mevsimi olduğu kadar bir de karne mevsimi…
Bu ay, çocuklarına dondurma alır gibi karne hediyesi olarak kedi/köpek alan ebeveynlerin damga vurduğu bir sezonun da açılışını yapmış bulunuyoruz.
2-3 ay içerisinde bu insanların çoğu; ilgilenemedikleri, terbiye veremedikleri, hayvan bakmak yaşam tarzları ile uyumlu olmadığı, aldıkları köpekler evde bakılmaya uygun olmadığı ve benzeri gerekçelerle hayvanlarını barınaklara, sokaklara, daha kötüsü otobanlara bırakacaklar.
Bu köpeklerden şanslı (pahalı bir ırkın mensubu) olanların bir kısmı kendilerine bakan veteriner hekimlerin klinikleri vasıtası ile, bir kısmı kişilerin aile ve dostlarının evlat edindirme çabaları ile belki yeni evlerine geçecekler…
Ben her sene bu zamanlar yaklaşık 10 önce hazırladığımız ve özellikle hediye mevsimlerinde mutlaka tekrar tekrar paylaştığımız “Düşünceli Olun” sayfamızı okullar kapanırken bir kez daha gündeme getirmek istedim.
Bu sorulara gönlünüz rahat cevap verebiliyor ve bir evcil hayvan sahibi olmak istiyorsanız da lütfen barınaklardaki terk edilmiş hayvanlarla tanışmadan kararınızı vermeyin.
Biz Tarçın’ımızı 6 sene önce Yedikule Hayvan Barınağı'ndan evlat edindik. Çok kısa bir süre içerisinde ailemizin bir parçası oldu. Tabi ki travmaları vardı ama sevgi, bakım ve zaman her şeyi çözüyor - yeter ki siz bu üçünü vermeye hazır olun.
Comments